7.15.2012

Ben Kūçūkken...

İlkokul yıllarımda, okullar kapanır kapanmaz ailecek valizleri toplayıp yazlığa atardik kendimizi... Yazlığa gitmeden bir gün önce uyku tutmazdi beni. Tüm bir yazı, arkadaslarımı, denizi, kumu düşünmekten uyku girmezdi gözüme.

 Dolu dolu 3 ayı yazlıkta arkadaşlarımla geçirirdim. Geriye dönüp baktığımda, bir cok güzel ani geliyor aklıma ama Özellikle ilkokul yillarimdaki girişimci ruhum gözümün önüne geliyor. Gelin size o zamanlar minik Pınar'ın yazları neler yapardı anlatayım..

 Her cocuk gibi bende aklı cinliğe çalışan bir kızdım. Yazları rutin olan eğlencelerimize renk katmak icin hayal gücümü kullanıp yeni yeni seyler üretmeye bayılırdim. Ne gibi mi?

 1) 90 larda hayatımızda playback Show diye bir kavram vardı :) o zamanın sanatçılarının şarkılarını teyipten çalıp, playback yapardik. Genelde insanlari gaza getirip, organizasyonun baslatilmasi bana ait olurdu... Arkadaslarimla kostümler giyip (genelde annemin ya da ablamın elbiselerini giyip) boş bir evin balkonunda tanıdıklarımıza playbackshow yapardık:) bu tip gecelerde dunyanın en mutlu kızı ben olurdum:)


 2) kumsaldan topladığım midye kabuklarını suluboya ile boyayip, kolye, bilezik yapardım. Sonra da bakkal amcadan aldığım karton kutunun üzerine bunları koyup, sitenin duvarları üzerinde midyeleri satardim:) saatlerce o duvarın üzerinde bir midye satmak icin beklediğimi tahmin edemezsiniz. Yine saolsun annemler beklememe kıyamayip benden midye alirlardi... Bu midye olayım ne yazık ki tutmuyordu bende farklı seylere yönelme kararı aldım:

 3) yan sitedeki erikler tamda istediğim şeydi!! Bir koli alıp erikleri toplanmaya başladım. Rahmetli bahaneme de gazeteden külah yaptırıp erikleri icine koydum :) hayatımın en kazançlı ısı olmuştu:) cok para kazandığımı gören arkadaslarım dahil olmak istedi ve gün icinde ekiplerimi kurup erik I'sine girmiştik :) hala kazandıgımız tomarla parayı unutamıyorum:)) bir de sokakta : "gel abla gel laboratuvarda test edilmiş erik bunlar" diye bagirislarimi...

 Ben Kūcūkken, çocukluğun verdigi güven ve naiflikle bir cok girişimci adımda bulundum..ama gel gelelim şimdi insan büyüdüğünden mıdır, korktuğundan mıdır adım atmaya, girişimci olmaya korkuyor. İcimde üzerine örtü serdigim bu girişimci ruhumu tekrar ortaya çıkarmak ve gercek Pınar'ı göstermek istiyorum. Ne demişler istemek , başarmanın ilk adimidir!

No comments: